19 Mart 2016 Cumartesi

Türkiye'ye Psikolojik Harekat


Karşı devleti, gücü ve dolayısı ile halkı, topluluğu korkutmak, endişelendirmek veya insanları, neticeleri daha zararlı olabilecek tepkilere yönlendirmek gibi farklı veçheleri olan asimetrik savaşın vazgeçilmez bir parçasıdır “psikolojik harekat” ve umumiyetle soğuk savaş dönemlerinde icra edilir belirlenen düşmana karşı.

İsminden de anlaşılacağı üzere insanın beyin yapısına ve bu bağlamda da psikolojisine yönelik bir savaş taktiğidir “psikolojik harekat”; toplumu yanlış düşünce ve tepkilere sevk ederek daha savaşa bile girmeden bezgin ve yenik düşüren ya da sağduyu kaybına neden olarak girdiği savaşta ona üst üste hatalar yaptırarak ağır zayiatlar vermesine sebep olan.

Akıl ve mantığa dayalı zekasını yoğun şekilde kullanabilen ve tarihte büyük düşünür, bestekar ve yazarlar yetiştiren Alman toplumunun; II.Dünya Savaşı’na girme süreci de akabinde büyük kayıplar verişi de bir psikolojik harekat sonucu ortaya çıkmıştır örneğin.

Alman halkı üzerinde, senelerce sürdürülen etkin propaganda yöntemleri ile, evvela üstün Alman kavmi mensubiyeti altında insanların alt beyinleri (sürüngen beyin) baskın hale getirilerek, özellikle üst beyinleri (korteks) devre dışı bırakılmış; neticesinde de toplum rasyonel karar veremez hale getirilmiştir global oyun kurucularca. Çünkü bu psikolojik harekatlar sonucunda Almanlar, akıl ve mantık ile kararlar almayı terk edip; kamplaşma ve korkularla beslenen “ben” merkezli ve içgüdüsel düşünen saldırgan “sürüngen beynin” komutasına girmiştir artık.

Ve Almanlar, böyle bir psikoloji ile, yani inandırıldığı ve mensubu olduğu üstün Alman kavmi ve diğer düşman uluslarla mücadele etme zorunluluğu düşüncesi ile girmiştir adeta aklını yitirerek büyük Cihan Harbine.

Ve sürüngen beyni peşi sıra sürüklenmiştir o koca millet; tarifsiz bir milli yenilgi, acı ve yıkıma.

Çok net olarak görülmektedir ki bugün aynı psikolojik harekat; ders almadığımız tarihteki onca örneğine rağmen yine ve yeniden Türkiye’ye yönelik icra edilmekte; halk yine aynı hileler ile “İslamcı” “Cemaatçi” “Solcu” “Türkçü” “Kürtçü” mensubiyetleri altında, türlü kamplaşma ve korkuların beslediği “sürüngen beynin” yönetimine ve kucağına teslim edilmektedir.

Daha dün Almanları II.Cihan Harbine sürükleyen benzer bir psikolojik harekatın; bugün bizi büyük ve tadili imkansız bir savaş veya iç savaşa dolayısı ile de BOP’a taşımasına engel olabilmek için acilen yapılması gereken:

1.Olaylara halk olarak İslamcı, Kürtçü vs mensubiyetlerimiz ile değil Türkiyelilik aidiyetimizle bakmak

2.Ülkemiz üzerine gerçekleştirilen psikolojik harekatı tüm kapsamı ile görebilmek

3.Liderler arası kavgacı yaklaşımı derhal sonlandırmak ve liderler arası uzlaşma ve birliği temin etmek

4.Uzlaşmaya yanaşmayan kavga dilini devam ettirmede inat eden liderlerimize vatandaş olarak en sert tepkiyi vermek

5.Her adımımızda içgüdülerimizi, hislerimizi değil; akıl ve mantığımızı rehber alarak soğukkanlı ve sağduyulu olmak

6.Ve son olarak hangi mensubiyetten olursak olalım tüm tepkilerimizi “hakkaniyetle” ve sadece “Türkiyeli” ve “insan” olmak saiki ile vermektir.

Aksi takdirde, şakası yok; ya 78 milyonu ile var veya yine 78 milyonu ile yok olacağız.

Alevi’si Sünni’si, Türk’ü Kürt’ü, 78 milyon insanımız ile hep birlikte var ve bir olmayı umuyor ve diliyorum.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder